Röportaj Öncesi.
Alican Özveren, besteleriyle ve sesiyle tanıdığımız ve belki de hakkında çok şey bilmediğimiz güzel insanlardan. Kendisini Emre Yücelen‘in bir videosu ile tanımıştım. Sözlerini yazıp bestelediği “Balinalar Da Şarkı Söyler” eseri, hem neşeli hem de huzur vericiydi. Videodaki tavrı ve samimiyeti ise onu daha yakından tanıma isteği doğurmuştu üzerimde. Bu istek için o günlerde başarısız google aramalarının ötesine geçememiş ve diğer eserlerini keyifle dinleyerek yetinmiştim. Fakat bugün, Alican Özveren’in röportaj ricama bütün samimiyetiyle olumlu dönüş yapması ve aynı samimiyetle sorularımı cevaplamasının mutluluğunu sizlerle paylaşıyorum. Alican Özveren’i şahsi youtube kanalından, Yol’a Düş Grubu youtube kanalından, ZeRze Project youtube kanalından yada instagram hesabından takip edebilirsiniz. Kendisine tekrar tekrar teşekkür ediyorum.
Alican Özveren Röportajı.
Alican Özveren; söz yazarı, bestekâr ve ezgiler okuyan bir yolcu. Bu macera nasıl başladı?
Merhaba,öncelikle röportaj teklifiniz için teşekkür ederim. Aslında, çok küçük yaşlarda başladı bu yolculuğum. 6 yaşımdan beri şarkılar, türküler söylüyorum. 2009 yılında Sarıyer Halk Eğitim Merkezi’nde, değerli hocam Samim Yağız’dan bağlama ve şan dersleri aldım. Sarıyer Belediyesi Türk Halk Müziği Korosunda solist olarak ilk akademik adımlarımı atmış oldum. Sonrasında, yol arkadaşım Yunus Karabulut ile tanıştık ve 2013 yılında Grup Alzaymır’ı kurduk. Türkiye’nin bir çok ilinde ve yurt dışında sokak dinletileri, konserler düzenledik. 2018 yılında Grup Alzaymır misyonunu tamamladığı için fesh edildi. Çiçekli ve umutlu bir yol’a düş’tük. Yol bitmez hiçbir zaman 🙂 Sanat hayatımıza Yol’a Düş grubu olarak devam ediyoruz..
“An ve his ile özgürleşebilmek gibi bir ütopyadan bahsediyorum..” sözünüzdeki ütopyanızın öyküsünü anlatabilir misiniz?
Ütopyaların, her daim güzel olduğunu düşünüyorum 🙂 Sanat hayatımın bir döneminde müziğin, insanlar üzerindeki etkisi ve kontrol gücüne odaklandım. Müzik; doğrudan kana karışan bir sanat dalı gerçekten. Bir mekanda veya sahilde otururken duyduğunuz bir ezgi, sizi çok uzak diyarlara götürebilir. Zamanda yolculuk yaptırabilir ve özlem duygunuzu körükleyebilir. Bu nedenle “an” içerisinde duyduğumuz bir “his” ile kendimizi daha özgür kılabiliriz. Ütopya olan kısım ise, dinleyicilere bu hisleri yaşatmak aslında..
Bendeniz sizi, söz ve müziği yine size ait olan “Balinalar da şarkı söyler” performansınızla Emre Yücelen sayesinde tanımıştım. Çok keyifli ve huzurlu bir ezgiydi her şeyiyle. Yazarken ve söylerken yaşadığınız hisleri, size ilham olan şeyleri paylaşabilir misiniz?
Emre Yücelen’e çok teşekkür etmek istiyorum bir kez daha. Söz ve müziği bana ait olan “Balinalar da Şarkı Söyler” adlı eserimi dinledi ve çok olumlu dönüşler aldım. Ben genelde eserlerimi yazarım ve bestelerim. Kaydettikten sonra, dinleyiciye bırakırım. Dinleyici ne almak istiyor ise onu alır. Bu eserin konusu böyledir veya bunları hissetmelisiniz diyip, dinleyici dostlarımızın hayal dünyasını sınırlandırmak istemiyorum 🙂
Yol’a Düş grubu nasıl kuruldu? Hayalleri nedir?
Bu sorunun cevabını ilk başta açıkladım aslında ama hayallerden bahsedebiliriz biraz. Yol’a Düş grubu olarak büyük bir aileyiz. Daha büyük kitlelere ulaşıp, bu aile çemberini genişletmek istiyoruz. Gücümüz ve imkanlarımız yettiği sürece, tüm şehirlere ulaşmak derdindeyiz. Daha çok eser üretip, daha çok gönle hitap etmek istiyoruz.
Kargaları sever misiniz? Dostlarım kargaları, bir beyitle kendi bakış açınızla anlatabilir misiniz?
Bence; Doğa’yı oluşturan tüm canlı popülasyonlarını kabul edip, sevmek gerekli. Ancak bu şekilde kendimize olan öz saygı ve Doğa’ya olan saygımızı hissedebilir, ifade edebiliriz. Kargalar; birlik ve beraberliğe çok önem veriyorlar. Uzun yaşıyorlar ve çok akıllılar. Beyit şeklinde şöyle ifade etmek isterim;
Siyah bir nar gibidir, Bir avuç olur binlercesi..
Karantinada hayat sizin için nasıl geçiyor? Vaktinizi nasıl değerlendiriyorsunuz?
Evet, malum virüs salgını tüm dünyada hüküm sürmekte. Sürekli şehirler arası yolculuk yapan bir insan olarak, tüm zamanı evde geçirmek biraz zorlaşabiliyor elbette. Bu süreçte, daha çok eser üretmek derdindeyiz. Yeni kayıtlar ve düzenlemeler yapıyoruz. Evden de olsa dinleyicilerimize ulaşmak istiyoruz. Umarım en kısa sürede hayat normale döner ve kayıplar yaşanmaz. Tekrar röportaj için teşekkür ediyorum. Tüm dinleyici dostlarımıza da kucak dolusu sevgilerimi gönderiyorum. Sağlıcakla..
Eğer bu röportajı beğendiysen belki blogumda paylaştığım diğer röportajları da okumak isteyebilirsin. Buraya tıklayarak röportajlarımın bulunduğu kategoriye gidebilirsin 🌾 Sağlıcakla…
Bir yanıt yazın