İzmir’de Bedelli Askerlik

İzmir’de Bedelli Askerlik

SÖZ İZMİR’İN

İzmir’e yıllardır gitmek istiyordum. Maksadım görmek gezmek değildi. Hatta bu konuda hiç bir hevesim yoktu. Oldum olası sıcak yerleri sevmem ve hâlâ bu durum aynı. Antalya’da yaşıyor olsam da şükür ki serin bir köyünde görev yapıyorum. Bazı şehirleri, orada yaşayan güzel insanlar yüzünden seviyorum sadece ve İzmir de bunlardan birisi. Bedelli için İzmir çıktığını gördüğümde aklımda parıldayan tek şey vardı: Sonunda Tahsinimi göreceğim!

Tahsin ile tanışıklığımızın en azından altı yılı var. Fakat bu tanışıklık bloglar üzerinden olduğundan karşılıklı görüşme fırsatımız hiç olmadı. Muhabbet yıllarca daha da büyüse de bir türlü bir araya gelemedik. Ta ki benim askerliğe kadar.

İzmir’e varır varmaz tek hedefim oydu. Vakit geçirebilmek için iki gün erken gittim. İzmir’i gezmedik dememek için bir iki turladık ama sıcağın etkisi ve çevredeki insanımsı kirlilik yüzünden kendimizi eve attık çok geçmeden. Umduğumun ötesinde bir muhabbetle geçirdik zamanımızı. Sağolsun, varolsun.

SÖZ BEDELLİ ASKERLİĞİN

Tahsin’in bilgisayarında yazdığım son yazıda bahsetmiştim: Askerlikle alakalı tek tedirginliğim bilinmezliği idi. İlk iki gün bu yüzden aşırı yordu beni. Üçüncü gün neler yapacağımız yavaş yavaş belli olmaya başlayınca ve yeni güzel dostlar ediniverince her şey sakinleşmeye başladı. Yorulduk günlerce, botlardan hep şikayetçiydim ama yeni yeni insanlar tanımak güzeldi, muhabbet daha da bi güzel..

Askerlikle alakalı bahsetmek istediğim şeyler o kadar kısıtlı ki: Güzel insanlar tanıdım, ömür boyu tanış kalmak dileyebileceğim dostlar edindim. Neşe dolu bir komutan edindim. Üniversitenin hatta makam ve mevkinin insanlık katamadığı niceleri karşısında sabrımın sınırlarını zorladım. Yoruldum, hırslandım. Ayrıca iki gurur vesilem oldu: Yemin töreninde tüm bedelli askerler adına konuşma yaptım ve komutanlarımın vesilesi ile takdirname aldım. Hanımkargam oradaydı, babam da: Her şey çok güzeldi. Tedirgin geldiğim kışladan edindiğim güzel dostları bir daha göremeyeceğimin korkusuyla ayrıldım.

Bu yazıya bedelli askerlik hakkında bilgi edinmeye çabalarken ulaşan bir arkadaş varsa eğer, bu sözüm sana: Sabret. Mesleğini bir kenara bırak ve asker olduğunun farkına var kısa bir süre için de olsa. Verilen emirlere itiraz etme ve içtimalara vaktinde katıl, hatta sen akıllı ol, beş dakka öncesinde hazır bulun. Yorulacaksın, olur o kadar! Sen askerlik yapmayacaksın diye para vermedin. Kısa bir süre askerlik yapasın diyeydi o para. Her halükarda sen orada bir askersin!

Yeni Yazı Posta Servisi

6 Comments

  1. umarım daha geniş bir vakitte, daha serin bir havada daha sakalsız bir tahsin olarak tekrar ağırlayabilirim seni. lan ben seni çok özledim ya.

    • Allah’ına kurban emi 🙂 Ben de seni özledim ama buradan daha çok özlem ifadesi kullanamıyorum. Bilen var bilmeyen var, yanlış anlaşılmayalım 🙂

  2. Aa evet kaçırmışım bu yazıyı 🙂 valla biz zamanında o kadar çok askerlik anıları dinledik ki, “burdan köye yol olur” diyesim var.. o yüzden bu mini mini masum yazıyı alkışlıyorum, ah bir de “Tahsin” le şu güzel dostluğunuzu 🙂

    • Yaptığımız şey sadece bize zordu. Giderken yanımızdaki ağır yük olan psikolojimizden kaynaklıydı her şey 🙂 O sebepten yazı bu kadarla kaldı ve askerlikten çok Tahsin’in adı var 🙂
      Teşekkür ederim, nice güzel dostluklara ^^

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir