Büyük umutlarla gittiğim bir filmden ilk defa umduğundan daha fazlasıyla çıkıyorum. Her anını ya heyecan ya da hayranlıkla izledim Avatar: Suyun Yolu filminin. Heyecanımın en büyük şahidi bu güzel anı birlikte yaşadığım üç harika öğrencimdi. O güzel öğrencilerime bir ödül olarak gittiğimiz sinema ve ardından yediğimiz yemek sanki onlara değil de bana bir ödül gibi oldu. Hem film hem de akşam öğrencilerimle güzelleşti.
Avatar: Suyun Yolu filmi yorumum
Filmin süresini gördüğümde bu kadar uzun zamana neler sığdırabildiklerini çok merak ediyordum. Dakikalarca Pandora’ya şahit olmak ve onu yaşamak benim için harikaydı. Film sadece bir olayı, aksiyonu aktarıp geçmek yerine, sunduğu evreni her zerresine kadar yaşamamı, hissetmemi sağladı. Gökyüzünde bir uçan da bendim sanki.. sanki suyun altında hayallerimin ötesindeki canlılarla yüzen, konuşan bendim. Filmin en azından bir yarım saat daha uzun olmasını isterdim.
Filmde en üzüldüğüm nokta küçük ve kirli bir perdede izlemiş olmamızdı. Önümüzdeki günlerde daha büyük ve kaliteli bir salonda yeniden izleyeceğim 🙂 Ve eminim ki yine pişman olamayacak hatta daha yeni, nice ayrıntılar keşfedeceğim.
Vlog kanalımın yeni videosu
Film gününe dair kısa hatıralar barındıran yeni bir video günlük hazırladım. Evimizin penceresindeki güvercinler ve bir öğrencimin köyünden manzaralar da eşlik etti kısa videoya. Hatta sonlarda sevgili eşim de misafir oldu 🙂 Önümüzdeki günlerde eşimin çektiği videolardan da birkaç vlog hazırlayacağım. Size şimdiden keyifli bir seyir dilerim.
Bir yanıt yazın