Bazı türkülere kendimi uzun süre kaptırıyor ve bıkmak usanmak bilmeden tekrar tekrar dinliyorum. İçinde bulunduğum döngüyü fark ettiğim anda ise merak duygumun esiri oluyor, türkünün peşinden koşuyorum. Bu koşturmalarımın en ciddi ve en güzel eseri olan Ördeğime Kaz Diyorlar Türküsü Üzerine Derin Bir Araştırma adlı yazımdı. Tamamen merakımı gidermek amaçlı hazırladığım yazı, hiç ummadığım kadar büyük bir ilgi gördü ve bu yazının da yolunu açmış oldu. Âşık Mustafa Aydın’a ait olan bu türkü ile kısa bir yolculuğa çıkıyoruz.
Ceylan Gözlüm türküsü öyküsü
Âşık Mustafa Aydın, 1998 yılında, aile büyüklerini ziyaret etmek için eşi ve çocuklarıyla yola çıkar. Araçta öğretmen eşi Melek hanım ve 2 çocuğu vardır ve yolculuk Ankara’dan memleketi Kars’adır. “Ben bir rüya gördüm .” diye sesi titreyerek anlattığı trafik kazası, Erzincan/Tercan’da gerçekleşir. Tercan Barajı’na, Fırat Nehrine doğru 60 metre yükseklikten uçarlar. Eşi Melek öğretmen arabanın camından fırlamış ve can vermiştir. “Gözümü açtığım yerde Melek öğretmen yok. Kızım Esra, arabanın arka tekerleri altında. Halen kulağımı çınlatıyor feryadı. Oğlum kapıya sıkışmış.” diye devam ediyor Âşık Mustafa Aydın. “Ne bileyim yüreğimi, şehitler yurdu, doksan bin şehide mezar olmuş, 3200 rakımlı Allahu Ekber Dağı’nın eteğine, Bey Köyü’ne koyacağım. Çok zor oldu. Bir çiçek götürdüm.” diyerek, bu elim vakıaya yazdığı Kar Çiçeğim adlı ağıdı okuyor. (Kaynak)


İnternette bahsi geçen öyküyü bizzat Âşık Mustafa Aydın’ın ağzından dinleyerek aktardım. Fakat ortada Ceylan Gözlüm türküsü değil de Kar Çiçeğim ağıdı vardı. Son günlerde youtube kanalı açıp kayıtlar paylaşan Mustafa Aydın, bir videosunda yaşadıkları kazayı daha da detaylı anlatarak, Melek öğretmene yazdığı ve okumaktan hep kaçındığı türküye Yüreğimin Kanadığı Nokta/Yer diyor ve seslendiriyor. (Kaynak)
Olaydan iki yıl sonra, 2000 yılında ise Ceylan Gözlüm türküsü ile çıkıyor karşımıza Âşık. Ceylan Gözlüm türküsünü de eşi Melek Hanım için yazdığını bir başka kayıtta söylediği şu sözlerle anlıyoruz:
“… uçtuğum derede, kaşından hafif kan akıyor, ölüme gülümsüyordu. İşte o zaman dediğim yerde kaşlarının arasından, kan süzülür yarasından, dikenlerin arasından, çık kenara ceylan gözlüm, dediğim yer orası. Bakalım yüreğimi nasıl paylaşıyorum.”
diyor ve başlıyor Ceylan Gözlüm’ü söylemeye (Kaynak). Âşık Mustafa Aydın, yaşadığı acının yüreğindeki izini iki türkü ve bir ağıt ile anlatmış. Hasılı merakım diniyor fakat acı bir olaya şahit olmama da neden oluyor. Ama nasıl oldu da tanıdım bu türküyü ben?
Ceylan Gözlüm türküsü ile tanışma
Aslında bir çoğumuz gibi türküyü Metehan Polat vesilesiyle tanıdım. Kanal 7‘de yayınlanan İzzet Yıldızhan Show‘da “O türkülerin dili, aşıkların sesi oldu, Erzurumlu Metehan sizlerle” sloganıyla tanıdığım harika bir ilkokul öğrencisiydi Metehan Polat. Mavi okul önlüğü ve beyaz yakalığı ile, titrek, ruhu okşayan sesi ve türküye eşlik eden sağ kolunun salınışı ile “Bir Sana Bir Bana” okuyordu. Ceylan Gözlüm’ü ondan ilk olarak ne zaman dinledim, hatırlamıyorum ama aklıma kazanışı bu türkü ile olmuştu.
Günümüzde ne olduysa oldu ve bir şekilde pandemi sürecinde Metehan Polat’ın çocukken alınan kaydı, yeni düzenlemeler ile tekrar ortaya çıktı. Bir çıktı, pir çıktı. Meğer ne çok özlemişiz bunca saf ve tertemiz şeyleri. Bu vesile ile hem Metehan Polat yeniden bir türkü ile özüne döndü hem de türkünün asıl sahibi Âşık Mustafa Aydın, bir youtube kanalı açarak aktif kayıtlar atmaya başladı.
Metehan Polat kimdir?
Erzurum, Oltu’lu çocuk yetenek olarak tanıdık onu. Çayüstü Köyü İlköğretim Okulu 5. sınıf öğrencisi iken ilk kez hayatımıza giriyor Metehan Polat. Onu keşfeden, videolarını çekip internete yükleyen ve elinden tutup İzzet Yıldızhan Show’da kendisini tanımamı sağlayan kişi ise yerel gazeteci Dursun Murat Aydın imiş. Müzik üzerine eğitimini almış ve sesinin saf haliyle yeniden Bahar Gelsin türküsü ile 2021 yılında aramıza dönmüştür. (Daha önce yaptığı müzik çalışmalarına aşina olsam da bu parçada o güzel çocuğu tekrar hissedebildiğim için anmak istemedim.)
Âşık Mustafa Aydın ve Metehan Polat bir arada
Bir kahve ya da dernek lokali olmalı burası. Mikrofonun önünde elinde sazı ile Metehan Polat türküye yanık bir giriş yapıyor: “Ah gözlerin yaşlı gördüm, yarim neden ağlıyorsun?” Bu anda onu dikkatle izleyen ise yanında oturan Âşık Mustafa Yaylı, neşelenip alkış tebessümü eşliğinde alkış tutuyor. Âşık kah türküye kolunun raksıyla eşlik ediyor, kah kafasını vahlıyor, kah alkışlıyor, kah yeni gelen bir kişinin selamını alıyor. Dokuz dakikalık öyküsü bol kaydı pürdikkat izlemenizi, dinlemenizi tavsiye ederim. (Kaynak)

Yazıda bahsi geçenlere dair linkler:
- Gazeteci Murat Aydın’ın aldığı Metehan Polat’ın çocukluğundaki Ceylan Gözlüm kaydı
- Metehan Polat İzzet Yıldızhan Show kaydı
- Ceylan Gözlüm’ün yeniden doğuşundaki en sevdiğim düzenleme
- Metehan Polat’ın sevemediğim, Bahar Gelsin öncesi bir çalışması
- Metehan Polat’ın özüne döndüğü Bahar Gelsin türküsü
- Âşık Mustafa Aydın’ın youtube kanalı
Bir cevap yazın